top of page

Pozitif Psikolojide Mindfulness Egzersizlerinin Kullanımı

  • aysapsikolojiveaka
  • 16 May
  • 3 dakikada okunur

Pozitif psikoloji, bireylerin güçlü yönlerini ve içsel potansiyellerini geliştirerek yaşamdan aldıkları tatmini artırmayı amaçlayan bir psikoloji yaklaşımıdır. Bu perspektif, kişilerin olumlu duygularını, anlamlı sosyal bağlarını ve yaşam amaçlarını desteklemeyi hedefler. Son dönemlerde mindfulness (bilinçli farkındalık) egzersizleri, pozitif psikolojinin bu amaçlarına ulaşmada etkili bir yöntem olarak dikkat çekmektedir. Mindfulness, bireyin dikkatini şu ana odaklayarak, yaşadığı anı bilinçli ve yargılamadan kabul etmesi sürecini ifade eder.


Mindfulness ve Pozitif Psikoloji Arasındaki İlişki


Mindfulness ve pozitif psikoloji, bireylerin psikolojik iyi oluş düzeylerini yükseltmeyi amaçlayan, birbirini tamamlayan iki yaklaşımdır. Mindfulness, kişinin içinde bulunduğu anı yargılamadan kabul etmesini ve farkındalıkla deneyimlemesini teşvik ederken; pozitif psikoloji, bireyin olumlu duygularına, kişisel güçlerine ve yaşamındaki anlamlı deneyimlere odaklanır. Bu iki yaklaşım bir arada kullanıldığında, bireylerin hem kendilerini daha derinlemesine tanımalarına hem de yaşamlarında daha fazla anlam ve doyum bulmalarına katkı sağlayabilir.


Mindfulness Egzersizlerinin Pozitif Psikoloji Müdahalelerinde Kullanımı


Mindfulness egzersizleri, pozitif psikoloji müdahalelerinde birçok biçimde kullanılmaktadır. Genel olarak kullanılan biçimleri ise şunlardır:


Olumlu Duyguların Arttırılması 


Pozitif psikolojinin temel yapıtaşlarından biri olan olumlu duyguların artırılması, bireylerin yaşam doyumunu ve psikolojik dayanıklılığını doğrudan etkilemektedir. Mindfulness egzersizleri, özellikle "üç iyi şey" ya da "şükran meditasyonu" gibi uygulamalar yoluyla bu süreci desteklemektedir. Örneğin, Şükran Meditasyonu, bireyin her gün yaşadığı üç olumlu deneyimi bilinçli bir şekilde düşünmesi ve bu deneyimlere duyduğu minnettarlığı fark etmesi üzerine kuruludur. Bu egzersiz sırasında birey, gözlerini kapatarak nefesine odaklanır ve ardından gün içinde yaşadığı olumlu olayları zihninde canlandırır. Her bir olayın neden olumlu olduğunu, kimlerle ilgili olduğunu ve bu olayların kendisinde nasıl duygular uyandırdığını detaylı biçimde düşünür. Bu farkındalık pratiği, sadece olumlu deneyimlerin daha açık şekilde fark edilmesine değil, aynı zamanda bu deneyimlerin duygusal etkisinin güçlenmesine de yardımcı olabilmektedir.


Özşefkatin Geliştirilmesi


Öz-şefkat, bireyin kendisine yönelik anlayış ve kabul geliştirmesi açısından pozitif psikolojinin önemli yapı taşlarından biri olarak değerlendirilebilir. Bu çerçevede sıklıkla başvurulan Sevgi Dolu Nezaket Meditasyonu (Loving-Kindness Meditation), bireylerin hem kendilerine hem de çevrelerindeki insanlara karşı daha şefkatli bir tutum geliştirmelerine yardımcı olabilir. Bu egzersiz sırasında birey, önce kendisine, ardından yakın çevresine, daha nötr ilişkiler kurduğu kişilere ve son olarak zor duygular beslediği bireylere yönelik olarak “iyi ol”, “huzurlu ol”, “mutlu ol” gibi iyi dileklerde bulunur. Bu uygulamanın, bireyin kendisini hatalarıyla birlikte kabul etmesine, içsel eleştiriyi azaltmasına ve daha fazla duygusal sıcaklık geliştirmesine olanak tanıdığı söylenebilir. Nitekim bazı araştırmalar, bu tür bir meditasyonun düşük özsaygı, suçluluk ya da başarısızlık gibi zorlayıcı duygularla başa çıkma süreçlerinde öz-şefkati artırarak psikolojik rahatlama sağlayabileceğini göstermektedir. Bu bağlamda, mindfulness temelli bu yaklaşım bireyin kendisine daha yumuşak, affedici ve kapsayıcı bir bakış açısı kazandırmasına katkıda bulunabilir; dolayısıyla pozitif psikolojik gelişimi destekleyen etkili bir araç olarak değerlendirilebilir.


Anlamlı Yaşam Deneyimlerinin Farkına Varılması


Yaşamın anlamlı olarak deneyimlenmesi, bireyin psikolojik dayanıklılığını ve varoluşsal doyumunu artırabilecek temel etkenlerden biri olarak değerlendirilebilir. Bu çerçevede mindfulness uygulamaları, bireylerin yaşamlarındaki anlamlı anları daha bilinçli bir şekilde fark etmelerine ve bu anlarla derin bir bağ kurmalarına katkı sunabilir. Özellikle Farkındalıkla Yürüme (Walking Meditation) egzersizinin, bu anlam inşası sürecine olumlu etkilerde bulunabileceği öne sürülebilir. Söz konusu uygulama sırasında birey, bilinçli ve yavaş adımlarla yürürken her bir adımın yarattığı bedensel hissi, çevredeki sesleri, kokuları ve anlık duyumsamaları dikkatle gözlemlemeye çalışır. Bu şekilde kişi, yalnızca fiziksel bir hareketten ibaret olan yürüyüşü değil, yürüyüş deneyiminin kendisini farkındalık nesnesi haline getirebilir. Böyle bir uygulama, bireyin sıradan gündelik anları bile daha derinlikli ve anlamlı bir şekilde yaşamını mümkün kılabilir. Mindfulness temelli bu yaklaşım, bireyin hem doğayla hem de kendi içsel süreçleriyle daha bütüncül bir ilişki kurmasına olanak tanıyarak, değerlerine uygun bir farkındalık hali geliştirmesine katkı sağlayabilir. Pozitif psikoloji bakış açısından değerlendirildiğinde ise, bu tür pratiklerin “öz-yönelimli farkındalık” ve “değer temelli yaşam” gibi kavramların gelişimini destekleyebileceği ifade edilebilir.


Mindfulness egzersizleri, pozitif psikoloji müdahalelerinde etkili bir araç olarak kullanılmaktadır. Bu egzersizler, bireylerin olumlu duygularını artırmalarına, öz-şefkat geliştirmelerine ve yaşamlarını daha anlamlı bulmalarına yardımcı olabilir. Eğitim, iş ve sağlık gibi çeşitli alanlarda mindfulness uygulamalarının yaygınlaştırılması, bireylerin psikolojik iyi oluşlarını destekleyebilir.​


Hazırlayan: Elif Nur Erdem


 
 
 

留言


bottom of page