top of page

Şema Terapinin Gözünden: Şemalarımız Bizi Nasıl Etkiler?

  • aysapsikolojiveaka
  • 5 gün önce
  • 3 dakikada okunur

Bazen hayatımız boyunca aynı deneyimleri tekrar tekrar yaşadığımızı, kendimizi sürekli benzer ilişkiler içinde bulduğumuzu hissederiz. Bunların hepsi bir tesadüften mi kaynaklanır? Yoksa çocukluk dönemimizde oluşan şemalarımız sürekli kendini bize gösterdiği için mi bunları yaşarız? 


Şema Nedir?


Şema, herhangi bir durum/nesne vb. hakkında sahip olduğumuz mevcut bilgi durumumuzu ifade etmek için kullanılabilir. (Dictionary APA, 2018) Şemalarımız, dünya ile olan iletişimimizi şekillendiren bilişsel düşünce kalıplarımızı organize ederler. Kişi karşılaştığı durum/nesne gibi şeyleri sahip olduğu mevcut bilgi kalıplarıyla yani şemalarıyla anlamlandırır, değerlendirir ve yorumlar. Öğrendiğimiz yeni şeyler ile yeni şemalar oluşturabilir ya da yeni deneyimler ile sahip olduğumuz şemaları değiştirerek genişletebiliriz.


Şemalarımız çevre ile olan iletişimimizi hızlandırarak kolaylaştırsa da, yeni durumlara adapte olmamızı sağlasa da veya çevreyle ilgili olan yorumlarımızı şekillendirse de bazen yanlış, yani işlevsiz ya da uyumsuz olabilirler. Bu gibi şemalar, kişinin davranışlarını olumsuz şekilde etkiler ve işlevselliği bozarak kişinin sağlıksız kararlar alması, çevresiyle olan iletişiminin uyumunu bozması gibi negatif sonuçlara sebep olurlar.


Uyumsuz Şemalar Nasıl Oluşur?


Olumlu ya da olumsuz tüm şemalarımız çocukluk yoğunlukta olmak üzere çocukluk ve gençlik dönemlerimizde şekillenirler. Şemaların oluşumu, her insanın sahip olduğu evrensel duygusal ihtiyaçların karşılanma şekline bağlıdır. Bunlar; güvenlik, istikrar, bakım, kabul edilme, özerklik, kimlik algısı, anlayış, sevgi, kişisel sınırlar vb. gibi bazı ihtiyaçlar olarak karşımıza çıkarlar. Bakım verenimiz ile yaşadığımız olumlu deneyimler (ihtiyaçlarımızın yerinde ve yeterince karşılanması) ise işe yarar şemalar oluşturmamız ile sonuçlanır.

Uyumsuz şemalarımız ise bu ihtiyaçlar karşılanmadığında ortaya çıkar.  Uyumsuz şemalarımız; ayrılma ve reddedilme, zedelenmiş özerklik ve kendini ortaya koyma, zedelenmiş sınırlar ve diğeri-yönelimlilik, aşırı tetikle olma ve bastırılmışlık şeklinde geniş başlıklar olarak sınıflandırılabilir. Erken yaşam dönemimizde oluşan bu uyumsuz şemalar ihtiyaçlarımızın karşılanmaması, travmalarımız, ihtiyaçlarımızın zarar verici şekilde fazla karşılanması ya da bakım verenimizin duygu ve düşüncelerini sağlıksız derecede içselleştirmemiz sonucunda ortaya çıkar. (Rafaeli , Bernstein, & Young, 2011)


Şemalar Davranışlarımızı Nasıl Etkiler?


Şemalarımızın davranışlarımızı etkilemesinden kasıt ise zedeleyici olumsuz deneyimlerimizi farkında olmadan yetişkinlik hayatımıza taşımamız ve var olan koşullar altında bu deneyimleri tekrar yaratmamızdır. Uyumsuz şemalar kendilerini sürdürürler. Kişinin o an sahip olduğu koşulları yorumlama şeklini etkiler ve kişinin çevreye benzer tepkiler vermesini ve böylece olumsuz şemasını devam ettirmesine sebep olurlar. Böylece kişinin karşılanmamış ihtiyaçlarından doğan uyumsuz şemaları, yetişkinlik hayatında da karşılanmamaya devam eder. Çünkü kişi hem çevresini uyumsuz şemayı haklı çıkaracak şekilde yorumlar ve davranış alır hem de aynı tip zedeleyici ilişki ve ortamların içinde kendini bulmasına sebep olur. Böylece kişi şemasını tekrar tekrar yaşayarak güçlendirir. Çünkü şemalarımızla tutarlı olan bilgilere odaklanır ve tutarsız olan bilgileri ise yok sayma eğilimi gösteririz. (Rafaeli , Bernstein, & Young, 2011)


Uyumsuz şemalarımızın bize getirdiği olumsuz duygulardan en az zarar alarak çıkmak için belli başlı başa çıkma yolları geliştiririz. Bunlar şema teslimi, şema kaçınması ve şema aşırı telafisi olarak sınıflandırılırlar. Şema teslimine sahip olan kişi, şemasını kabul etme ve böylece bunu devam ettirme eğilimi gösterirler. Akışın içinde kontrollerini bırakır ve şemaların sebep olduğu durumların içinde sıkışırlar. Şema kaçınması ise kişinin şemayı ve onun getireceği olumsuz duyguların tetiklenmesini önlemek için şemayı yaşayacağı durumlara engel olmaya, yani bunları fazlaca kontrol ederek engellemeye çalışır. Şema aşırı telafisi ise kişinin sahip olduğu şemalar sonucu geliştirdiği özelliklerinin tam zıddı olarak davranırlar ve böylece şemanın tersini yaparak olumsuzlukları telafi etmeye çalışırlar.


Şema terapi, bu uyumsuz şemalar ve onların getirdiği başa çıkma mekanizmaları üzerinde çalışır. Düşünülenin aksine sadece geçmişteki deneyimlere değil bunların günümüze yansımaları ile de ilgilenir. Böylece kişinin işlevsiz davranışlarına sebep olan çarpıtılmış düşünce kalıplarına dair farkındalık sağlama ve bunları daha işlevsel olacak şekilde değiştirmeyi hedefler.


Hande Mert

 
 
 

Comentários


bottom of page